-
1 asıl
bu haberin aslı yok diese Nachricht ist nicht wahrbir işin aslını araştırmak etw auf den Grund gehenII adj1) eigentlich; ( gerçek) wahr\asıl adı sein eigentlicher Name\asıl sanat budur das ist wahre Kunst\asıl sebep der wahre Grundaslı çıkmak sich als wahr herausstellen2) ( ana) Haupt-, Grund-\asıl sebep der Hauptgrund3) (\asıl sayı) Kardinal-
См. также в других словарях:
aslı çıkmak — gerçek olduğu anlaşılmak, gerçek olduğu ortaya çıkmak Söylenenlerin aslı çıkarsa güç duruma düşecek … Çağatay Osmanlı Sözlük
asıl — is., slı, Ar. aṣl 1) Bir şeyin kendisi, örnek, kopya karşıtı Bir belgenin aslı. 2) Kök, köken, kaynak Yazının aslı resimdir. 3) Gerçeklik Bu haberin aslı yok. 4) Soy, nesep İnsan dedi, aslını unutmamalıdır. S. F. Abasıyanık 5) sf. Gerçek, esas,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
anlaşılmak — nsz 1) Anlama işine konu olmak 2) Belli olmak, ortaya çıkmak ... çıkarılan haberlerin aslı olmadığı anlaşılmıştı. F. F. Tülbentçi Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller anlaşıldı Vehbinin kerrakesi … Çağatay Osmanlı Sözlük